Babil kaynakları, “Anşanlı Kyros, Medli bir vasal, Medlerin askeri birliklerini dağıttı,” diye aktarıyor bizlere... Zaferi kazanan Kyros, Med Kralı Astyages’i tutsak almayı ve onun başkenti Ekbatana’yı ele geçirerek hazineyi yağmalamayı ve ganimeti Anşan’a götürmeyi başardı. Böylelikle Kyros ve ardılları Ortadoğu’nun en büyük imparatorluğunu meydana getirdiler ve Makedonya’dan Hint topraklarına kadar uzanan, asırlarca sürecek Pers egemenliğini başlattılar. Bu kitapta sunulan “Antik Pers Ülkesi” genel tablosu, kapsamlı “Pers Ülkesi” kavramını temel almaktadır. Ancak onu bugünkü İran devlet topraklarıyla sınırlamamakta, antik dönemdeki İranlı halkların Akhamenid, Part ve Sâsânî imparatorluklarının yaşadığı bölgeleri de kapsamaktadır. Bazıları bugün Afganistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan devlet sınırlarında kalmaktadır. Yazar, bölgede hüküm süren imparatorlukları kronolojik olarak bölümler halinde okurla buluştururken her bölümün başına önemli belgelerin kısa bir özetini...
Erken Tarih profesörü ve Pers araştırmalarında saygın bir uzman olan Josef Wiesehöfer, Antik İran tarihinin, toplumunun ve medeniyetinin renkli ancak bir o kadar da sade bir tasvirini bizlere sunuyor. Rahat okunabilen bu anlatımın cazibesi, kuşkusuz son derece değerli Pers kaynaklarının derinlemesine araştırılmasında saklıdır. Yakın zamana kadar Antik Pers tarihi, Avrupa perspektifinden anlatılıyordu. Bunun başlıca nedeni kaynakları doğru ifade edebilecek Eski ve Orta Pers dili konusunda yaygın olmayan bilgilerdir. M.Ö. 5. yy’ın ilk çeyreğinde Greklerin, Pers istila denemelerini geri püskürttükleri o büyük çarpışmada Avrupalı olarak kazananlar tarafında olduğu biliniyorken, bu dilleri öğrenmenin gereği neydi? Tarih yazımı hem geçmişte hem de günümüzde hâlâ sıkça sadece kazananların söylemlerine dayandırılır. Bu tutum keşifte üzücü bir ihmale en azından eski Doğu halklarının en önemlilerinden biri...